Şair. 16 Nisan 1946, Konya doğumlu. İlk ve ortaöğrenimini Konya’da
tamamladı. Ankara Erkek Teknik Yüksek Öğretmen Okulunu bitirdikten (1967) sonra
Niğde, Isparta ve Ankara’daki çeşitli okullarda öğretmenlik ve yöneticilik yaptı.
1976 yılından itibaren MEB merkez teşkilatında Etüd Programlama Dairesi Başkan
Yardımcısı (1976-81), Erkek Tekniköğretim Genel Müdür Yardımcısı (1981-86),
Talim ve Terbiye Kurulu üyesi, ek görev olarak MEB Bakanı başdanışmanı
(1986-92), müsteşar yardımcısı (1992-95), Taşkent Büyükelçiliği Eğitim Müşaviri
(1995-98) olarak çalışıp 2000 yılında emekliye ayrıldı. Emekli olduktan sonra
bir süre de MEB Vakfı Özel Eğitim Kurumları Genel Müdürü (2000-2002) olarak
hizmet verdi.
Makale ve şiirleri Türkiye’de Çağrı, Size, Çağdaş Eğitim,
Kemalist Ülkü, Tercüman gibi gazete ve dergilerde; Özbekistan’da Aile ve
Cemiyet, İstiklal Goncaları, Közgü, Özbekistan Avazı gibi gazete ve
dergilerde yer aldı. Fethi Karamahmutoğlu tarafından üç şiiri bestelendi.
Yurtiçi ve yurtdışında birçok seminer ve toplantıya katılarak bildiriler sundu.
“Şiirlerinde lokomotiflik görevini içten anlatımı üstlenmiş...
Gerektiği kadar kullandığı fonetik ve semantik ağırlıklı estetik kurallardan
öte, içtenliğine gölge düşürmemek, sanat endişesiyle özü yitirmemek tek amacı.” (Fethi Karamahmutoğlu)
“Konya’mızın Muvaffak Sami Onat, Kemal Or, Feyzi Halıcı, Ali
Rıdvan Bülbül gibi değerli şairleri arasına Ahmet Sevgi’yi de yazıyorum.” (Bekir Sıtkı Erdoğan)
“Geçmiş zaman, hatıralar, şiirin denizine sizi batırıp batırıp
çıkarıyor. Hayatın mutluluğu ve hüznü onun için bir çıkış noktası sanki...
Keşke şairimiz kendini saklamasaydı. O’nu daha önce tanımış olsaydık.” (Hüseyin Yurdabak)
“Atın şu ölüm makinelerini
Dünyayı kuralım yeni baştan
Mutlu yaşamalı çocuklarımız
Bıktı insanlık savaştan.
“Böyle diyor Ahmet Sevgi. Bu görüşe, bu deyişe, bu dileğe kim
katılmaz? İnsan olan, gören gözü, duyan kulağı, seven yüreği olan Ahmet
Sevgi’nin duyduğu acıyı ben daha önce canımın çekirdeğinde duymuş, ‘İnsanlığın
yakanızda elleri, ölüm araçlarını icat edenler’ demiştim.” (Battaloğlu Ahtuşen)
ESERLERİ:
ŞİİR: Fidan (1993), Akasya (bestelenmiş şiirleri,
2003).
GEZİ: Merhaba Özbekistan (2001).
Ayrıca yirmi civarında mesleki e-seri vardır.
KAYNAK: Ahmet Tufan Şentürk / Ahmet Sevgi’nin Fidan’ı Üstüne
(Vakit gazetesi, 17-18.3.1994), İsa Kayacan / Ahmet Sevgi’nin İki Kitabı
(Burdur Yenigün gazetesi, 8 Nisan 2003), Battaloğlu Ahtuşen /Ahmet Sevgi’nin
Akasya’sı (Anayurt gazetesi, 22.4.2003), Özkan Gönlüm / Gönül Dünyasında Şiirle
Yaşayanlar (Edremit Körfez Star gazetesi, 16.8.2003), İhsan Işık / Resimli ve Metin Örnekli
Türkiye Edebiyatçılar ve Kültür Adamları Ansiklopedisi (2. bas., 2009).
Merhaba
huzur,
Merhaba
güzel Taşkent.
İnince
bu toprakları hemen tanıdım.
Bir
komşu bahçesine girer gibi rahatça,
Orta
Asya bozkırına uzandım.
Merhaba
yeşillik,
Merhaba
çocukluk yıllarımın Konya’sı.
Sanki
bu gökyüzünü hemen tanıdım.
Uçup
giden turnalara söyleyin,
Taşkent’in
güzelliğine inandım.
Merhaba
güzel Türkçem,
Merhaba
benim ses bayrağım.
Ben bu
Özbekçe’yi hemen tanıdım.
Bağdaş
kurdu gönlüme Ali Şir Nevai.
Yıllardır
O’nun divanıyla yandım.
Merhaba
ihtişam,
Merhaba
ahşabın dile geldiği diyar.
Pamuklu
çapan giyenleri hemen tanıdım.
Her
Özbekçe kelime bir dost selamı,
Hüzünlü
şarkılarıyla Anadolu’yu andım.
Merhaba
tılsımlı güzellik,
Merhaba
çini saltanatı.
Bu
mimari eserleri hemen tanıdım.
Semerkant’ta,
Buhara’da, Hiva’da,
Selçuklu
eserlerin gölgesindeyim sandım.
Merhaba
Emir Timur,
Merhaba
Muhteşem Cihangir.
Ölümü
güzelleştiren türbeni hemen tanıdım.
Yüzlerce
yıllık uykudan sonra,
Türkistan
topraklarında uyandım.