Şair, folklor araştırmacısı, yazar. 1 Mart 1930, Ardahan doğumlu. İlk ve ortaokulu Ardahan'da okudu. Ankara ve Ardahan belediyelerinde zabıta memurluğu, milli korunma murakıplığı görevlerinde bulundu. Zabıta teşkilatının çeşitli kademelerinde çalışarak Ardahan Belediyesi zabıta amiri iken, kendi isteği ile 1976 yılında emekliye ayrıldı. Ankara'da Türk Ocaklarına devam etti. Ardahan'da da Ardahan Folklor ve Halk Oyunlarını Yaşatma Derneği, Ardahan Musiki Sevenler Derneği ve Halkevleri Ardahan Şubesinin başkanlıklarını yaptı. Folklor Araştırmaları Kurumu üyesidir. Özden Çetinkaya ile evli; Hülya Nilüfer, Hüsnümelek, Ayşegül, Nuran Gülşah adlarında dört çocuk babası; İLESAM ve Halk Kültürü Araştırmaları Kurumu üyesidir.
Şiirleri ve makaleleri, 1957 yılından itibaren Ardahan
Rehberi, Kürboyu, Hanak'ın Sesi adlı kitap ve dergiler ile Türkiye, Kurtuluş
Ardahan ve 23 Şubat Ardahan adlı gazetelerde; ayrıca Çağrı, Halk Kültürü,
Halay, İçel Kültürü, Yeni Türk Kültürü, Uçan Türk, Türk Folklor
Araştırmaları, Türk Dünyası Araştırmaları, Türk Dünyası Tarih Araştırma
Dergisi, Karseli, Toprak, Polis Güvenlik, Halkevi, Karadeniz Araştırmaları,
Size dergilerinde ve katıldığı sempozyumların kitaplarında yayımlandı. Milletlerarası Folklor ve Tarih
kongrelerinde Ardahan'ı tanıtıcı bildiriler sundu. Bu kurumdan Türk Folkloruna katkı
ve hizmetlerinden dolayı Şeref Belgesi, Milli Eğitim Bakanlığı Eski Eserleri Koruma ve Müzeler Genel Müdürlüğünden Teşekkürname
aldı. Ardahan ve Ankara Belediyelerince, başarılı hizmetlerinden dolayı para
ikramiyesi ve takdirnameler verilmek suretiyle taltif edildi. Ardahan
Tarihi, Ardahan Folkloru, Halk Edebiyatımızda Ardahan,
Ardahan Halk Masalları Efsaneler ve Fıkralar, Ardahan'lı Halk Şairleri
Antolojisi, Çıldırlı Âşık Şenlik, Posoflu Âşık
Müdami, Terekeme - Karapapak Türkleri- Halk Şairleri Antolojisi gibi
çalışmaları henüz basılmadı. Terekeme -
Karapapak Türkleri (Selahattin Dündar’la birlikte, 2004) yayımlandı.
Kulak verdim
kâinatı dinledim.
Adını işittim
hep O’nu gördüm.
Seherin yelinde,
ezan sesinde,
Adını işittim,
hep onu gördüm.
Mülk onundur
ortağı yok dünyada,
Bütün yer
yüzünde derin deryada,
Tekbirde,
tesbihte, salat, duada,
Adını işittim
hep O’nu gördüm.
Ağaç yaprağında,
tomurcuk gülde,
Ana duasında,
Şeyda bülbülde,
Buzlar
ülkesinde, kimsesiz çölde,
Adını işittim
hep O’nu gördüm.
Her dem, her
saatta, kış ile yazda,
Mümin, mürşit
zikir ile niyazda,
Kıldığımız her
vakit namazda,
Adını işittim
hep O’nu gördüm.
PÜRYÂNİ
HAYDAR’ım ruhum kafeste,
Dilim niyaz
eyler eyler kulağım seste,
Alıp verdiğimiz
her bir nefeste,
Adını işittim,
hep O’nu gördüm.