19.
Yüzyıl saz şairlerinden (D. ?, Diyarbekir - Ö. 1829). Ali Emîrî'nin tezkiresinde
verilen bilgilere göre; Şair Hasretî'nin kahvehanesi müdavimlerinden olup
sadâsı güzel ve saz çalmakta ustaydı. Ali Emirî Efendi, onun için "Tanıdığı şairlerin arasında Âşık Ömer'i
şâirlerine tercih eder ve Gevherî'yi de encümen-i edebin bir dürdânesi
addeylerdi. Hele Âşık Garib'i nazar-ı takdîr-i ma'nevî ile görürdü. Henüz
nevcivan olan Emrah'a muhabbet eder samimi bir arkadaş bilirdi. Sazının tellerinin
sadâsı kahvehanenin içini dolaşmağa başladıkça san'attaki mehâreti kahvehâne
gûşeni-rînânınca mazhar-ı takdîr olurdu" der.
KAYNAK: TŞA, Şevket Beysanoğlu /
Diyarbakırlı Fikir ve Sanat Adamları (2. bas. 1996, c. 1, s. 268), İhsan Işık /
Diyarbakır Ansiklopedisi (2013) –
Geçmişten Günümüze Diyarbakırlı İlim Adamları Yazarlar ve Sanatçılar (2014) -
Resimli ve Metin Örnekli Türkiye Edebiyatçılar ve Kültür Adamları Ansiklopedisi
(C. 12, 2015).
Yoğimiş
çerinin yanında i'tibârı bahtımın
Bitmemiş
dehrin bağında lâlezârı bahtımın
Vâdi-i
hayrette sergendân olup ta kaldı dil
Ol
sebepten kûh-i sevdadır güzarı bahtımın
Câm-ı
aşkı nûş idüp tâ haşre dek mestânedir
Bâde-i
engûr ile gitmez humarı bahtımın
Ben
Cedîdî kemtere cevr itme gel ey mâh-rû
Behreyâb
itmez seni bir inkisârı bahtımın
KAYNAK: Şevket Beysanoğlu / Diyarbakırlı
Fikir ve Sanat Adamları (2. bas. 1996, c. 1, s. 268).