Şair
ve yazar. 26 Şubat 1947, Ankara doğumlu. Kadıköy Maarif Koleji (bugünkü Anadolu
Lisesi, 1965 Orta Doğu Teknik Üniversitesi İdari İlimler Fakültesi (1971)
mezunu. Bir süre İstanbul Büyükşehir Belediyesi Dış İsleri Müdürlüğü, İstanbul
Arçelik, Tefken, Ekinciler gibi kuruluşların dış ticaret bölümlerinde çalıştı.
1976 yılından itibaren dış ticaretle (ithalat ve ihracat) uğraştı, 1984'den
beri ise ithalata yönelerek, Çağdaş Ticaret İskender Çağdaş adli ithalat
firmasıyla CD/DVD-film, kitap gibi
ürünler ithal etti. Dost Kitabevi, Lale Plak, Kabalcı Kitabevine ürün ithal
etti.
Hayatını
Ankara’da sürdüren İskender Çağdaş, iş hayatının yanı sıra hikâyeler ve şiirler
yazıp yayımladı. Sinem filmi yönetmeni olarak da çalışmaları bulunan İskender
Çağdaş, kısa süre Yılmaz Güney'in 1971
yapımı “Baba” filminde çalıştı. Heybeliadalı arkadaşlarıyla 1973 yılında
çektiği 16mm'lik 90 dakikalık siyah-beyaz fakat sessiz “Futbol ve Aşk” filmimi tek gece yazlık sinemada oynattı. Daha sonra
kadroyla “Sonsuz Buluğ çağı” adıyla ayni filme devam etti. Selma Çağdaş ile
evli; Fulya adlı bir çocuk babasıdır.
ESERLERİ:
Yerinde Yeller Esmese – Dört Kitap
Tekmili Birden: Az Kalsın Iskalanan İstanbul / ODTÜ 1965-1071 Donyağı
Korsanları / Her An Kutsaldır
(hikâyeler, şiirler, 2001), Ma’lesef Tek
Başına – 3 Kitap Beraber! Hindimizi
Çok Seviyoruz / Yengen / Ekmek Parası Biraz da Çatapat; Karamela Tekerlemeleri
(hikâyeler, 2002).
HAKKINDA:
Hıncal Uluç / Kendi Hikâyeniz (Sabah gazetesi, 26.09.2001).
-Kızım..
-Bana mı söylemiştiniz?
-Evladım karşı karşıya oturuyoruz, herhalde şaşı
bakmıyoruz..
-Kusura bakmayın memur bey biraz heyecanlıyım da!
-Damada baksana aslan gibi oturuyor... evet
kızım..evliliğinizi engelleyebilecek
önemli bir hususa
rastlanmadı, madem ki takmışınız kafaya, pişmiş aşa su katmayalım...
-Evet evet efendim!
-Sen Ayşe Badik, bu genci
-Evet evet efendim!
-Anlaşılıyor.. sen oğlum.. Mehmet Zeytuni,'iyi gunde ve
na-iyi gunde.. sağlıkta ve
hastalıkta ( difteri,
boğmaca, apandisit, havale, vb..), paralı günlerde ve minibüs
parası
çıkartamayacağınız günlerde, birbirinize çiçek verdiğiniz ve birbirinizin
boğazına sarıldiğınız
günlerde..
-Yok bayım bizde olmaz..
-İstatiksel olarak oluyor da, her neyse.. Evet bu iki
sevimli gencin birbirlerinin
kollarına atılmasına
itirazı olan var mı? Ya şimdi ötsün ya da ilelebet sussun..
( yazarın notu:
Şekspir'den..) Satıyorum satıyorum...
pardon pardon! Sizi karı-koca
ilan ediyor ve geçmiş
olsun diyorum.
-Bas ayağına bas kız!
-Oh Mehmet nerden buldun bu postalları be!
-Ayşe Ayşe Ayşe...
('Ma'lesef Tek Başına' adlı hikâye kitabının 'Yengen' bölümü
'Evlilik Müessesesi' hikâyesinden başlangıç)