Nakşidil Sultan

Osmanlı Hanedanı Mensubu

Ölüm
06 Eylül, 1817
Diğer İsimler
Nakşî, Nakşî Kadın

Sultan II. Mahmut’un annesi (D. ? – Ö. 6 Eylül 1817, Beşiktaş / İstanbul) Osmanlı tarih kaynaklarında adı genel­likle Nakşidil olarak verilmekle birlikte kimi arşiv belgelerinde, mühründe ve mezar kitâbesinde Nakşî, Nakşî Kadın olarak ge­çer. Kimliği ve saraya getirilişi hakkındaki romantik anlatımların tersine onun I. Abdülhamit’in kız kardeşi Büyük Esmâ Sultan’ın cârryelerinden olduğu yeni bir bel­geden anlaşılmaktadır. Düzenli olarak mi­safirliğe gittiği kız kardeşinin sarayında I. Abdülhamit’in dikkatini çektiği ve daha sonra buradan Topkapı Sarayı’na alındığı bilinmektedir

I. Abdülhamit’in yedinci kadınefendisi olan Nakşî Kadın’ın dünyaya getirdiği ilk çocuğu 22 Ekim 1783’te doğan Şehzade Murat Seyfullah’tır. Şeh­zade Murat 3 Mart 1784’te çiçek hastalığından ölünce, ona ait yiyecek-içecek maddeleri tahsisatı, padişa­hın isteği üzerine kesilmeyerek annesine devredildi. Nakşidil’in ikinci çocuğu olan Şehzade Mahmut 20 Temmuz 1785’te doğmuş, son çocuğu Sâliha Sultan ise 28 Kasım 1786’da dünyaya gelmiş sadece yedi ay yaşamıştır.

Nakşidil’in hayatı hakkında aktarılan bilgiler son de­rece sınırlıdır. Konuyla ilgili yazışmasında I. Abdülhamit ondan oğlu dolayısıyla “vâlide-i muhteremeleri” diye söz etmektedir.

Nakşidil, oğlu II. Mahmut’un 28 Temmuz 1808 cülûsu (tahta çıkması) ile birlikte Vâlide Sultan “Mehd-i ulyâ-yı saltanat-ı seniyye” oldu. 8 Ağus­tos’ta Vâlide Alayı ile Eski Saray’dan Topkapı Sarayı’na nakledildi. Geçmişteki kimi vâli­de sultanlar gibi Nakşidil’in devrin siyasî gelişmelerinde taraf olduğuna ya da kimi kararların oluşmasında etkisinin bulundu­ğuna dair bir kayıt yoktur. Hanedanın bu üyelerinin giderek iç dayanışmaya önem veren ve bu tür tartışmalardan uzak du­ran bir yol izlediği anlaşılmaktadır.

Da­ha çok Beşiktaş Sahilsarayı’nda oturan Nakşidil, verem hastalığına yakalandı ve tedavi için bir süre Çamlıca’daki Gümrük­çü Osman Paşa Köşkü’ne götürüldü. Padi­şahın endişe ve özenle izlediği tedavi­si hekimbaşı ve birkaç tabibin gözetiminde sürerken 6 Eylül 1817’de Beşiktaş Sahilsarayı’nda öldü. Cenaze namazını Şeyhü­lislâm Seyyit Mehmet Zeynelâbidîn Efen­di kıldırdı. Öldüğünde elli altı yaşındaydı. 

Diğer valide sultanlar gibi Nakşidil Vâlide Sultan’ın birtakım hay­ratı vardır. Çeşitli tarihlerde bunlarla ilgili vakfiyeler düzenlettirilmiştir. Fâtih Camisi’nin kıble yönünde ve Tabhâne Medresesi’nin karşısında bulunan Nakşidil Vâlide Sul­tan Külliyesi; sıbyan mektebi, sebil, çeşme, türbe ve birkaç odadan meydana gelmek­tedir. Bu külliyenin büyük bölümünde bugün Diyanet İşleri Başkanlığı Çır­çır Kız Kur’an Kursu bulunmaktadır. Nakşidil Sultan Türbesi’nde, II. Mahmut’un adları Abdülhamid olan iki şehzadesiyle Çevri Kalfa gibi onun nesli ve yakın çevresindeki hânedan üye ve men­suplarına ait toplam on beş sanduka mev­cuttur.

I. Abdülhamit’in öldüğü yıl yaptırdı­ğı çeşmesi, Sultanahmet semtinde bugün otel olan eski hapishane binasının deniz yönündedir. Ayrıca Ayvansaray / Karabaş Mahallesi’nde Ebû Zer el-Gıfârî Türbesi’nin bitişiğindeki, Şehit Ali Paşa’nın yaptırdığı Çınarlıçeşme Tekkesi Mescidi'ni -daha sonra Nakşidil Vâlide Tekkesi Mescidi ola­rak anılır- bir sıbyan mektebi eklenmesiyle ye­niden yaptırmıştır (1812). Harap olan mescit 1980’lerde tekrar onarılmıştır. Onun, 6 Kasım 1814 tarihli mas­raf defterine göre Üsküdar Sarıkadı / Dudullu’da Nurbânü Vâlide Sultan’ın çeşmesi tekrar yapılmış, bu arada su yolları ye­nilenmiş ve aynı köydeki caminin tamiri sağlanmıştır. Sarıgazi Köyü Camisi’nin kıble yönündeki söz konusu çeşme tamir kitâbesiyle bir­likte bugün mevcuttur ve Nakşidil Vâlide Sultan Çeşmesi olarak bilinmektedir. Ay­rıca II. Mahmut, Küçükçamlıca’daki Cihanbağı Kasrı yerine vâlidesi adına yeni bir kasır yaptırmıştı (1812).

KAYNAKÇA: İbrahim Alaeddin Gövsa / Türk Meşhurları (1946), M. Çağatay Uluçay / Padişahların Kadınları ve Kızları (1980), Fikret Sancaoğlu / “Nakşidil Valide Sultan” (MÛTAD, sayı: 9, 2001), Taylesanizâde Hafız Ab­dullah Efendi Tarihi: İstanbul’un Uzun Dört Yı­lı: 1785-1789 (Haz: Feridun M. Emecen, 2003), Câbî Ömer Efendi / Câbî Tarihi (Haz: Mehmet Ali Beyhan, 2003), Fîkret Saricaoğlu / Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi (cilt: 32, 2006), İhsan Işık / Ünlü Kadınlar (Türkiye Ünlüleri Ansiklopedisi, C. 6, 2013) - Encyclopedia of Turkey’s Famous People (2013).

FOTO GALERİ

İLGİLİ BİYOGRAFİLER

Devamını Gör