Fethi Naci

Eleştirmen, Yazar

Doğum
03 Nisan, 1927
Ölüm
23 Temmuz, 2008
Eğitim
İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi
Burç
Diğer İsimler
İsmail Naci Kalpakçıoğlu (asıl adı), Oktay Deniz

Eleştirmen, yazar  (D. 3 Nisan 1927, Giresun – Ö. 23 Temmuz 2008, İstanbul). Asıl adı İsmail Naci Kalpakçıoğlu. 1951'den itibaren Oktay Deniz takma adıyla da yazılar yazdı. 1953'te kullanmaya başladığı Fethi Naci im­zasıyla ilk yazısı Kaynak dergisinde yayımlanmıştı (15 Aralık 1953, Anka­ra). İlköğrenimini Giresun Gazi Paşa İlkokulunda bitirdi (1939), Giresun Ortaokulunda başladığı ortaöğreni­mini parasız yatılı olarak Erzurum Lisesinde tamamladı (1945). İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi (1949) mezunu. Burslu okuduğu için on dört ay Konya Ereğlisi'ndeki Sümerbank Bez Fabrikasında memur olarak ça­lıştı. Bu sırada İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesinin asistanlık sınavı­nı kazandı, ancak siyasi görüşleri ne­deniyle bu göreve atanmadı. 1951'de Yüksek Tahsil Gençlik Derneği yöne­ticisi olduğu gerekçesiyle, derneğin diğer kurucu ve yöneticileriyle birlik­te tutuklandı. İstanbul Sultanahmet Cezaevinde bir buçuk ay yattı. Türk Ceza Yasasının 141. maddesinden yargılandı, beraat etti. Serbest bırakıl­dıktan sonra kısa bir süre Giresun'da kaldı, sonra İstanbul'a yerleşti. Uzun süre İstanbul Ayvansaray'da Güven Çeltik ve Bulgur Fabrikasında muha­sebe şefi (1950-58), Emayetaş Fab­rikasında muhasebeci ve personel şefi (1959-65) olarak çalıştı. 1956'da yayımlanan İnsan Tükenmez adlı ki­tabından dolayı Türk Ceza Yasasının 142. maddesine göre hakkında açılan dava beraatla sonuçlandı. Siyasal gö­rüşleri nedeniyle işine son verildikten sonra Gerçek Yayınevini kurdu (Haziran 1965). Edebiyatçılar Birliği Genel Sekreterliği görevini üstlendi (1967). O günden sonra yaşamını yayıncılık ve yazarlık yaparak sürdürdü.

İlk yazısı lise öğrencisi olduğu yıllarda (1943) Erzurum adlı yerel ga­zetede çıktı. Edebiyata Yeşilgireson gazetesi ve Halkevinin yayını olan Aksu dergisinde (1945-49) çıkan şiir ve eleştiri yazılarıyla girdi, daha son­ra İstanbul ve Yedigün dergilerinde yazdı. Naci Kalpakçıoğlu imzasını Giresun gazete ve dergilerinde çıkan öykülerinde kullandı. Dönem dönem siyaset ya da edebiyat ağırlıklı konu­lara yöneldiği yazılarında, yönetimine katıldıkları Yeryüzü ve Beraber der­gilerinde çıkan eleştirilerinde Oktay Deniz takma adını (1952-53) kullan­dı. Daha sonra babasının adını ken­di adına ekleyerek, Fethi Naci adıyla yazmaya başladı; bu adla ilk yazısı Kaynak dergisinde (1953) çıktı. İlk kitabı İnsan Tükenmez'in (1956) Türk Ceza Yasasının 142. maddesine aykı­rı görülmesi nedeniyle, yedi buçuk yıl hapis İstemiyle yargılandı (1958), be­raat etti. Dost dergisinin 1959'da dü­zenlediği soruşturmada yılın en beğe­nilen eleştirmeni seçildi. 1962 yılında Türkiye İşçi Partisine giren Fethi Naci Vatan gazetesinde (1962) ve Sosyal Adalet dergisinde siyasal yazılar yaz­dı. Partiyle ilişkisi kesildikten son­ra aynı doğrultudaki yazılarını Yön (1966) ve bir süre yönetimine katıldı­ğı Ant (1967) dergilerinde sürdürdü. Bu dergilerin sanat sayfalarını da yö­netti. Ant dergisindeki bir yazısından dolayı yargılanıp aklandı. 1968'de si­yasal yazılarına son veren Fethi Naci, o tarihten sonra daha çok Yeni Dergi, Soyut, Dost, Yeni Düşün, Adam Sanat gibi dergiler İle Politika ve Yeni Yüz­yıl gazetelerinde yazdı. Yazıları ayrıca Gösteri, Milliyet Sanat, Yeni Düşün, Adam Sanat, Aydınlık, Cumhuriyet, Cumhuriyet Kitap gibi dergi ve gazete­lerde yer aldı. Bir Hikâyeci: Sait Faik -Bir Romancı: Yaşar Kemal adlı eseriy­le 1991 Sedat Simavi Vakfı Edebiyat Ödülünü Cevdet Kudret ile paylaştı. 1998 yılında, TÜYAP 17. İstanbul Ki­tap Fuarının Onur Yazarı seçildi.

"Toplumcu gerçekçi yazın eleştiri­sinin öncülerinden biri olan Fethi Naci, romancılığımızı eksen alan çalışmala­rında, bu kuramın uygulayıcısı olarak günümüz eleştirisinin kurulmasında önemlice yer edindi. Özellikle romancı­lığımızın oluşumunu Türkiye'nin tarih­sel toplumsal yapısındaki değişimin ışığında inceledi. Yazarlara / yapıtla­ra / dönemlere bu eksende baktı. Ro­man eleştirileriyle geniş bir okur-yazar kitlesine seslendi." (Feridun Andaç)

Türk romanı alanında kapsam­lı araştırma ve incelemeler yapan ve araştırmalarını kitap olarak yayım­layan Fethi Naci, son dönem roman­cılarının insana uzak düştüğünden, insansız romanlar yazdıklarından; bunun yerine yeni biçim arayışlarını, postmodern yazma biçimlerini öne aldıkları görüşündedir. Yıldız Ecevit'in "Postmodern yazarın katkıda bulun­makta zorluk çektiği, giderek kendi­ne yabancılaşan dış gerçeği yeniden üretmek yerine, çoğu kez daha önce üretilmiş kurmaca yapıtların dünya­sında gezinmeyi, kurmaca gerçeklik düzleminden yola çıkarak üretmeyi tercih ettiği" görüşüne katılır. Bu du­rumu, içeriğin ikinci elden üretilmesi olarak değerlendirir. Bu değerlen­dirmesini de şu sözlerle dile getirir: "Şimdiye kadar yazar, 'dünyayı ve insanları' yazıyordu; yazarın hareket noktası dünya ve insanlardı, 'metin­ler' değil. 'Metinler', eleştirmenin ha­reket noktasıdır. Bunun içindir ki, Rolanda Barthes, yazarın ürününe 'nesne-dil'diyordu ve ekliyordu: 'Eleştiri bu nesne-dil üzerinde yükselen üst dildir.' Postmodernizmde, 'nesne-dil', 'üst-dil'e dönüşüyor. Bu bir bakıma, romanın romanlıktan çıkması olmuyor mu? Ayrıca, 'kurmaca gerçeklik düz­leminden yola çıkmak', yazarın ya­şanan gerçeklikle ilişkisinin kesilmesi olmuyor mu? Yazarın yaşadığı çağdan kaçması olmuyor mu? Öyle bir çağda, öyle bir ülkede yaşıyoruz ki, yazarın bu kadar lükse kendinde hak görme­si ne ölçüde doğrudur? Ve aslî işlevi insanlara insanları tanıtmak olan ro­man, bu yoldan işlevini yerine getire­bilir mi? Bunları düşünerek, Goethe'ye bir kere daha hak veriyorum: 'Hayatın yeşil ağaçları karşısında her kuram kül rengi kalır.'

"Fethi Naci'nin bir romanı, bir şiir kitabını okumayı son kerte ciddi bir iş olarak gördüğüne hep dikkat etmişim­dir. Hatta kendisi buna 'çalışmak' der; notlar alır okurken, okuduğu ile ilişkili başka kitaplara bakar, kimi kaynak­ları elden geçirir ve en önemlisi, yalın, açık-seçik bir kanıya varmadan dü­şüncelerini kaleme almaz, alınca da onları bize, kısa ve özlü olarak verir." (Melih Cevdet Anday)

Fethi Naci, ilk eseriyle toplumcu sanatın ilkelerini koymaya çalışan ve bilimsel bir tutumu benimseyen bir eleştirmen olarak tanındı. Edebiyat merakı içinde yürütülmüş bir iktisat öğreniminin sağladığı iki yanlı gözle­min avantajı ilk yapıtlarında belirgin olarak görülmektedir. Güvenilir yar­gıları, dikkatli inceleyiciliği, bireşimci kültürü ve tutarlı dünya görüşüyle öne çıkan bir eleştirmen olarak de­ğerlendirildi.

"Fethi Naci'nin şiir üzerine yazıla­rı, yazarın sorun olarak gördüğü konu­larda kısa ama açıklayıcı yazılardan oluşuyor, kendine özgü anlayışıyla da kimi şairler üzerine yazılardan. Fet­hi Naci bu yazılarında şiir anlayışını göstermiş olmakla da kalmıyor. Bir şiir üzerine yapılan incelemenin nasıl ya­pılması gerektiği konusunda ipuçları veriyor. Onun şiirin neliğini anlamaya çalışan ve buradan kalkarak niye se­vip sevmediğine yönelen bu yazılan, son günlerdeki tartışmalara da açıklık kazandırıcı boyutta. (...) Evet, ben bu düşüncelerle okudum Şiir Yazıları'nı. Ve önümde bu kısa ve nicel olarak az yazılarla önemli bir şiir eleştirmenini, Fethi Naci'yi gördüm." (Metin Cengiz)

ESERLERİ:

DENEME-İNCELEME-ELEŞTİRİ: İnsan Tükenmez (1956), Gerçek Saygısı (1959), Az Gelişmiş Ülkeler ve Sosyalizm (1965), Emperyalizm Nedir? (1965), Az Gelişmiş Ülkeler­de Askerî Darbeler ve Demokrasi (1967), Kompradorsuz Türkiye (1967), Atatürk'ün Temel Görüşleri (1968), On Türk Romanı (1971), Edebiyat Yazıları (1976), Türkiye'de Roman ve Toplum­sal Değişme (1981), Eleştiri Günlüğü (1986), Bir Hikayeci: Sait Faik - Bir Romancı: Yaşar Kemal (1990), Gü­cünü Yitiren Edebiyat (1990), Roman ve Yaşam (1992), Eleştiride Kırk Yıl (1994), Kırk Yılda Kırk Roman (1994), Reşat Nuri'nin Romancılığı (1995), Şiir Yazıları (1997), 50 Türk Romanı (1997), Kıskanmak / Eleştiri Günlüğü (1998), 60 Türk Romanı (1998), Ya­şar Kemal'in Romancılığı (1998), Sait Faik'in Hikâyeciliği (1998), Yüzyılın 100 Romanı (1999), Eleştiri Günlüğü 1: 1980 - 1986 (2002), Eleştiri Günlüğü 2: 1986-1990 (2002), Eleştiri Günlüğü 3: 1991 - 1992 (2002).

ANI: Dönüp Baktığımda (1999), Dünya Bir Gölgeliktir (2002).

KAYNAKÇA: Çetin Yetkin / Siyasal İktidar Sanata Karşı (1970), Hikmet Öz­dendir / Kalkınmada Bir Strateji Arayışı-Yön Hareketi (1986), Melih Cevdet Anday (Cumhuriyet, 23.5.1986), Fethi Naci'ye Armağan (haz. S. Gümüş, 1997), Ede­biyatımızın Ödünsüz Eleştirmeni Fet­hi Naci (haz. A. Kabacalı, 1998), Semih Gümüş / TÜYAP 17. İstanbul Kitap Fu­arı Onur Yazarı Fethi Naci (Cumhuriyet Kitap, 5.9.1998), Şavkar Altınel / Fethi Naci'den Şiir Yazıları (Cumhuriyet Ki­tap, 17.9.1998), Fethi Naci Kalpakçıoğlu - Semih Gümüş - Sennur Sezer - M. Sa­dık - Adnan Özyalçıner - Adnan Binyazar (Cumhuriyet Kitap, 5.11.1998), Aydın Boysan / TÜYAP 17. İstanbul Kitap Fuarı Fethi Naci Onur Gecesi Konuşması (Cum­huriyet Kitap, 26.11.1998), Vitrindekiler (Cumhuriyet Kitap, 26.11.1998), Gürsel Aytaç (Cumhuriyet Kitap, 5.8.1999), Şavkar Altınel / Fethi Naci ve Hayatın Aydın­lık Kitabı (Cumhuriyet Kitap, 23.12.1999), Behçet Necatigil / Edebiyatımızda İsimler Sözlüğü (18. bas. 1999), Şükran Kurdakul / Şairler ve Yazarlar Sözlüğü (6. bas. 1999), Feridun Andaç / Edebiyatımızın Yol Haritası (2000), Fethi Naci / Ant Der­gisi Anıları (Cumhuriyet Kitap, 8.3.2001), Hikmet Altınkaynak / Dünyayı Paylaşan Yazarlar (2001), Hem Dersini Bilmiyor Hem de Şişman Herkesten (Cumhuriyet Kitap, 20.12.2001), Fethi Naci / Alıntı­lardan Alıntılar ya da YÖN Yılları (Cum­huriyet Kitap, 21.3.2002), Metin Fındıkçı (Cumhuriyet Kitap, 19.9. 2002), Turhan Günay (Cumhuriyet Kitap, 6.6.2002), Zeki Coşkun (Cumhuriyet Kitap, 27.6.2002), Mehmet Nuri Yardım / Yazar Olacak Ço­cuklar (2004), Türkiye Kültür ve Sanat 2009 Yıllığı (2009).

FOTO GALERİ

İLGİLİ BİYOGRAFİLER

Devamını Gör