Öykücü,
fotoğraf sanatçısı (D. 1946, Adapazarı – 23 Temmuz 2017, Midilli). Ankara
Cumhuriyet Lisesi, Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi mezunu. Bilkent
Üniversitesi Arkeoloji Bölümünde öğretim görevlisi olarak çalıştı. 1978’den
sonra fotoğraf sanatına yöneldi. 1980-93 yılları arasında Ankara İngiliz
Arkeoloji Enstitüsünde fotoğrafçı olarak çalıştı. AFSAD Bültenine katkıda
bulundu ve aynı kuruluşun çıkardığı Fotoğraf (1985-90) dergisinin
kurucuları arasında yer aldı. 1981-85 yılları arasında Ankara Fotoğraf
Sanatçıları Derneğinde (AFSAD) yönetim kurulu üyeliği yaptı. 1993 yılında Gazi
Üniversitesi Grafik Bölümünde fotoğraf dersleri verdi. Bilkent Üniversitesi ile
Hacettepe Üniversitesinde öğretim üyeliği yaptı.
Edebiyat hayatı, 1994’te Devinim
dergisinde yayımlanan öyküsüyle başladı. İlk kişisel fotoğraf sergisini
1985 yılında Londra’da açtı. Çok sayıda saydam gösterisi düzenledi.
Çalışmalarını yedi kişisel sergi ve karma sergilerle Türkiye’nin pek çok
yerinde izlenime sundu. Ulusal ve uluslararası alanda düzenlenen birçok
fotoğraf yarışmasında seçici kurul üyeliği yaptı. 1993’te Uluslararası Fotoğraf
Federasyonu (FIAP) tarafından “AFIAP” unvanı ile onurlandırıldı. Fotoğraf ve
yazın üzerine yoğunlaştırdığı çalışmalarını Ankara’daki atölyesinde sürdürdü.
Adana Fotoğraf Amatörleri Derneği (AFAD) ile Fotoğraf Sanatı Derneği (FOTOGEN)
üyesi, Fotoğraf Sanatı Kurumunun (FSK) kurucu üyesi oldu.
Tuğrul Çakar, Midilli'de geçirdiği
bir kalp krizi sonucunda vefat etti. Cenazesi Kocatepe Camisinde kılınan ikindi
namazını takiben İncek Taşpınar Mezarlığı'nda (İncek TED Koleji arkası) toprağa
verildi.
“Tuğrul
Çakar öykü yazmaya, şimdi Atatürk barajı sularına gömülü olan Tille’de, İngiliz
Arkeoloji Enstitüsünün kazılarını fotoğrafladığı günlerde başlamıştı. Ankaralı
fotoğrafçının oradan dostlara aktarmak istediği anlarla. Mektuplarla. Onun
öykülerinin hemen insana ‘dokunması’nın nedeni bu. İster Güneydoğudan, ister
kendi kuyusunun dibinden olsun bize oralardan ne uzatıyor, ne anlatıyorsa
gerçek.” (Ebru
Bilun Akyıldız)
“Akşamüstü Yine Hüzün’ü alıp
okumakla yetinmeyin. Onlar sadece birer öykü değil ki... İçinde Güneydoğu’da
şimdilerde yok olan toprakların insanları var. Bir kare fotoğrafın ardındaki
emek, bir fotoğrafın her şeyi anlatmadığı gerçeği var. Bir yerlerden, köşeden
bucaktan, belki de bir dosttan ‘Fıratı Beklerken’ fotoğraf albümünü bulun
Tuğrul Çakar’ın. Bu öykülerin altındaki insanı o zaman biraz daha farklı
kavrayacağınızdan, öykülere farklı değerler biçeceğinizden eminim.” (Ahmet
Selim Sabuncu)
Sanat için 3 dakikada istifa
“Arkeoloji fotoğrafçılığı ile de yakından ilgili Çakar, 1980’de Ankara İngiliz Arkeoloji Enstitüsü’nün Atatürk Barajı’nın yapımı sırasında sular altında kalacak olan Tille Höyük kazısının fotoğrafçısı olmayı teklifini üç dakika düşünmesinin ardından TEK’deki görevinden istida eder. 15 yıl kazı çalışmaları fotoğrafları üzerinde çalışan Çakar, on bine yakın fotoğraftan kendi arşivini oluşturur.” (Cumhuriyet gazetesi)
ESERLERİ:
ÖYKÜ: Akşamüstü Yine Hüzün (2000), İki Hayat Çek Usta (2003).
FOTOĞRAF ALBÜMÜ: Su’ya Çağrı (1990), Fırat’ı Beklerken
(1992), En Uzaktaki Gri (1993).
KAYNAKÇA: Ahmet
Selim Sabuncu / Akşamüstü Yine Hüzün (Cumhuriyet Kitap, 29.6.2000), İhsan Işık
/ Türkiye Yazarlar Ansiklopedisi (2001, 2004) - Resimli ve Metin Örnekli
Türkiye Edebiyatçılar ve Kültür Adamları Ansiklopedisi (2006, gen. 2. bas.
2007), Ebru Bilun Akyıldız / Ankaralı
Fotoğrafçının Anlattıkları (Virgül, sayı: 38, Şubat 2001), Hüseyin Su – Ömer
Lekesiz / Öykücüler ve Öykü Kitapları (Heceöykü, Aralık-Ocak 2004), Fotoğraf
sanatçısı Tuğrul Çakar yaşamını yitirdi
(cumhuriyet.com.tr, 26 temmuz 2017), Aykan
Özener / Aktüel Arkeoloji Dergisi Fotoğraf Editörü (aktuelarkeoloji.com.tr,
23.09.2017).
TUĞRUL ÇAKAR’I
KAYBETTİK
AYKAN ÖZENER
23
Temmuz 2017 Pazar günü birkaç dostuyla birlikte seyahatte olduğu Midilli’de
yakaladı ölüm onu. Bir kalp krizi sonucunda yaşama veda etti. Fotoğraf dünyamız
için çok erken ve beklenmedik bu ölüm büyük üzüntü yarattı. Yakınlarına ve onu
seven, tanıyan dostlarına sabırlar diliyoruz. Alışmak zor olacak ama o geride
bıraktıklarıyla anılmaya devam edecek. Zira o sadece fotoğraflarıyla değil
yazdıklarıyla da anılacak bir kişilikti. Geride birçok öykü kitabı da bıraktı.
1946
yılında Adapazarı’nda doğan Tuğrul Çakar’ın babası Ahiskalı annesi ise
Karslıdır. 1960 yılından beri de Ankara’da yaşıyordu. 1972 yılında Ankara
İktisadi ve İdari Bilimler Akademisinden mezun oldu. Muhasebecilik üzerine
Türkiye Elektrik Kurumu’nda gününün sekiz saatini satmaya başladı. Kendisi
kamudaki memurluğunu böyle görüyordu… Kendisine kalan zaman kırıntılarında
fotoğrafla ilgilenmeye başladı. Kendi kendine ve kitaplardan öğrendiği fotoğraf
çekme işini, karanlık oda kurarak daha da ileriye taşıdı. 1978 yılında oldu bu
başlangıç. Ardından yine kendi anlatımıyla Ankara Fotoğraf Sanatçıları
Derneği’ne yazılarak Cumartesi, Pazar fotoğrafçıları arasına o da katılır.
Tuğrul Çakar’ı son dönemlerinde tanıyanların
pek bilmediği bir yönü de, onun bir dönem arkeoloji fotoğrafçılığı ile de
yakından ilgilendiğidir. 1980 Haziran ayında bir gün çalıştığı kurum olan
TEK’teki odasının kapısı çalınır. Gelenler Ankara İngiliz Arkeoloji
Enstitüsündendir. Ona Atatürk Barajı’nın yapımı sırasında sular altında kalacak
olan Tille Höyük kazısının fotoğrafçısı olmayı teklif ederler. Üç dakika
düşünür, bir kâğıda istifasını yazar ve taksiye binip oraya gider. 15 yıl orada
kalır. On bine yakın fotoğraftan kendi arşivini oluşturur. Tille Höyük’e
gittiğine hiç pişman olmaz. “Hayatımın en mutlu anları oradaydı” diye anlatırdı
hep. “Ya TEK’te kalıp da müdür falan olsaydım ne yapardım ben?” derdi.
1994
yılında soylu İngilizler işine son verince önce bir etrafına bakıp ortada
kalmanın tuhaflığını yaşar. Bu kısa şaşkınlığın ardından ticari fotoğrafçılığa
atılır. Nihayetinde o işte başarılı olamaz ve macera kısa sürer. Bu maceranın
kısa sürmesine sevindiğini yine kendi söyler.
Öykü denemelerine 15 yıl süren kazı
çalışmaları sırasında güneş batıp ışık fotoğraf çekmeye uygun olmadığında
başladığını anlatır. Fotoğrafçıların yazması gerektiğini söyler ve az olmasına
da çok üzüldüğünü anlatırdı. Suya Çağrı, Fırat’ı Beklerken, En Uzaktaki Gri,
Akşamüstü Yine Hüzün, İki Hayat Çek Usta Birbuçuk Acılı Negatif, Cam Evlerin
Kadınları, Denemeler, Fotoğraf Yazıları, Saklanmış Mektuplar 1-2, Siyah Beyaz
Masallar, İnsanlık Halleri kitaplarıdır.
Başkent
Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi ve Bilkent Arkeoloji ve Sanat Tarihi
Fakültelerinde öğretim görevlisi olarak çalışıyordu. Ayrıca kendi atölyesinde
yazılarına ve fotoğraf işlerine devam ediyordu. Sevgili Tuğrul Çakar
17-Ekim-2015 yılında da Aktüel Arkeoloji Dergi’nin düzenlediği 2.Ulusal
Fotoğraf Yarışmasın da jürilik görevinde bulunarak bizleri onurlandırmıştı.
Aktüel
Arkeoloji Dergisi çalışanları olarak acımız büyük. Öncelikle ailesine,
yakınlarına ve dostlarına sabırlar diliyoruz. Nur içerisinde yatsın. Tüm
fotoğraf camiasının ve sanat dünyasına da baş sağlığı diliyoruz.
***
Yazıda
kullanılan alıntılar Tuğrul Çakar’ın kendi kaleme aldığı
http://www.ilefarsiv.com/fotograf/galeri/categories.php?cat_id=131&sessionid=r9av12opv5i4afdl228kie82g2
adresinden alınmıştır.
Ayrıca
facebook profil fotoğrafı olarak kullandığı ve çok paylaşılan köpekli
fotoğraflarını anlayabilmek için yine kendisinin yazdığı “saklanmış mektuplar”
isimli öykü kitabından BOGO isimli öyküyü okuyabilirsiniz.
KAYNAK:
Aykan Özener / Aktüel Arkeoloji Dergisi Fotoğraf Editörü
(aktuelarkeoloji.com.tr, 23.09.2017).