17.
Yüzyıl hukukçu ve şairlerinden (D. ?, Diyarbekir - Ö. 1706, Erzurum). İsmi
Mehmed olup, Türkçe şiirlerinde "Talib", Farsça şiirlerinde
"Azîm" mahlaslarını kullandı. Döneminin tanınmış şairlerindendi. Babası
Mustafa Efendi, Diyarbekirli Molla Çelebi'den okumuş ve Şeyh Aziz Mahmud Ürmevî
hazretlerine intisap etmişti. Şeyhin, 1048 (M. 1638) senesinde Sultan Murad
tarafından şehrimizde idam ettirilmesi üzerine Mustafa Efendi de Diyarbekir 'i
terk ederek Bursa'ya gidip yerleşmiştir. Oğlu Talib de babası ile birlikte
gittiğinden, Beliğ ve Mehmed Siraceddin tezkirelerinde bir yanlışlık eseri
olarak bu şairimizin doğum yeri Bursa olarak gösterilmiştir.
Talib,
Bursa'da tahsilini tamamladıktan sonra 1685'te "dâhil" Müderrisi
olarak Arapça okutmaya başlamış, 1696 yılında ise "sahn" payesine yükseldi.
1702 de Kütahya Kadısı oldu. Üç sene sonra Erzurum Naibliğine tayin edildi. Bu
vazifede iken H. 1118 (M. 1706) tarihinde vefat etti. Talib'in mürettep divanı
vardır. Arapça ve Farsça şiirler de yazmıştır.
"Çeşm-i
insâf kadar kâmile mizân olmaz / Kişi noksanın bilmek gibi irfân olmaz" beytinin
meşhur olduğu gazelini örnek veriyoruz.
KAYNAK: Eşa, Şevket Beysanoğlu /
Diyarbakırlı Fikir ve Sanat Adamları (2. bas. 1996, c. 1, s. 155-157), İhsan
Işık / Diyarbakır Ansiklopedisi (2013) - Geçmişten Günümüze Diyarbakırlı İlim
Adamları Yazarlar ve Sanatçılar (2014) - Resimli ve Metin Örnekli Türkiye
Edebiyatçılar ve Kültür Adamları Ansiklopedisi (C. 12, 2015).
Çeşm-i
insâf kadar kâmile mizân olmaz
Kişi
noksanın bilmek gibi irfân olmaz
Kayd-i
zincîr-i gam-i dehrden âzâd olamaz
Mevc-i
deryây-i mey olmeste ki sûhân olmaz
Şöyle
nâdim ola kim zühdüne zâhid dem-i afv
Bîriyâ
cürm iden ol rütbe peşimân olmaz
Zülmet-i
cürmü nola nûr-i kerem mahv itse
Zülf-i
şeb-perde-i rüy-i meh-i tâbân olmaz
Sadef-i
dest-i tehîdür dürer-i gufrândan
Ol
ki gavvâs-i dil-i kulzüm-i isyan olmaz
Ana
ter-dâmenî-i girye-i mestâne gerek
Zühd-i
hüşk âdeme sermâye-i gufran olmaz
Gonçe-i
kâmı temâşaya zamân var Tâlîb
Leb-i
ümmîd her eyyâmda handân olmaz.
KAYNAK: Şevket Beysanoğlu / DFSA (2.
bas. 1996, c. 1, s. 155-157).