İş adamı, yazar (D. 1929, İstanbul - Ö. 25 Ağustos 2001, İstanbul). 1951’de yılında İTÜ’den Makina Yüksek Mühendisi olarak mezun oldu. 1954 yılına kadar Carrier Corporation’un Türkiye şubesinde tesisat mühendisliği görevini sürdürerek bu konuda ihtisas sahibi oldu. 1954 yılında İshak Alaton’un teklifi ile iki kişilik Alarko Kollektif Şirketinin eş ortağı olarak faaliyete başladı. O tarihten beri gün geçtikçe gelişen ve bir holding hüviyetini kazanan Alarko Şirketler Topluluğunda İshak Alaton’la birlikte başkanlık görevini aralıksız olarak sürdürdü. Alarko’daki görevlerinin dışında TÜSİAD, DEİK, MESS, Loyd Vakfı, Sisav, Rotary, Lions, Propeller, İstanbul Sanayi Odası Meclisi, Turizm Yatırımcıları Derneği, AIESEC vb. yerli yabancı birçok vakıf ve derneklerin yönetim ve danışma kurullarında faal bir rol oynadı ve Türk Belçika DEİK ile TOKYAD (Toplu Konut Yapımcıları) Derneğinin başkanlığını yürüttü. Yeditepe Üniversitesi MBA programında organizasyon konusunda dersler verdi. 25 Ağustos 2001 günü Yener Yermez adlı bir kişi tarafından Eyüp Mezarlığında öldürüldü. Evli, iki çocuk babası ve altı torun sahibi idi.
Özellikle yönetim, organizasyon ve ekonomi ile
ilgili yazıları Turkish Daily News ve Akşam gazetelerinde
haftalık ve ayrıca Babıali dergisinde aylık periyotlarla yayımlandı.
Önde gelen hobisi, gençlerin eğitim sorunları ile ilgilenmekti. 1984 yılında
İTÜ tarafından fahri doktor unvanı ile ödüllendirildi. 1990 yılında Filipinler
Cumhuriyeti İstanbul Fahri Başkonsolosu görevini üstlenmişti.
ESERLERİ:
Deneyimlerim II (1991), Yönetim İlkeleri (2000), Yönetim Teknikleri (2000), İş Hayatımdan Kesitler ve Gençlere Tavsiyeler (2000), İş Hayatında Motivasyon (3. bas., 2000), Pazarlama - Tanıtım - Halkla İlişkiler (2000), Globalleşme Sürecinde Türkiye (2000), Türkiye Sorunlarına Çözüm Önerileri (2000), Ekonomik Sorunlara Çözüm Önerileri (3. bas., 2000), Üzeyir Garih Kitaplığı 8 Kitap Takım (2005).
5 TOPLA OYNANAN OYUN
ÜZEYİR GARİH
Üzeyir Garih’in Adana’da işadamlarına yaptığı konuşmadan kısa bir bölüm:
“HAYAT, havaya attığımız 5 topla oynanan bir oyundur.
Bu toplardan sadece bir tanesi lastiktir, diğer toplar ise camdandır.
Bu toplar;
temsil etmektedir.
Bu 5 top içinde bir tek, İŞİMİZ lastik toptur.
Onu düşürürsek zıplatabiliriz.
Ancak diğer 4 top camdan yapıldığından, düşerse kırılırlar ve yerlerine konulamazlar.
Bunu fark etmeli ve hayatımızı bu dengeye göre kurmalıyız.
Oysa hepimiz, O lastik topu tutabilmek uğruna, diğerlerini kırıp dökeriz.
Dostlarınızı çantada keklik sanmayın.
Sıkıca sarılın onlara, tıpkı hayata sarıldığınız gibi.
Çünkü onlarsız hayat anlamsızdır.
Hayatı çok hızlı koşmayın.
Nereden geldiğinizi ve nereye gittiğinizi unutmayın.
Hayatın bir yarış değil, her saniyesinin tadı çıkarılması gereken güzel bir yolculuk olduğunu aklınızdan çıkarmayın.”
(Erdoğan Esenkal)
