Sinan Karakaş

Eğitimci, Gazeteci, Şair

Doğum
15 Mayıs, 1955
Eğitim
Dicle Üniversitesi Coğrafya Bölümü
Burç

Eğitimci, gazeteci, şair. 15 Mayıs 1955'te Siverek'te (nüfusta Diyarbakır) doğdu. İlkokulu ve ortaokulu Siverek’te okudu. Diyarbakır İmam Hatip Lisesinden 1978 yılında mezun olduktan sonra Dicle Üniversitesi Coğrafya Bölümünü bitirdi. 1982 yılında yüksek öğrenimini tamladıktan sonra, 1983 yılında askerliğini asteğmen olarak Kahramanmaraş’ta yaptı.

Askerliğinin ardından, Diyarbakır'ın Çermik ilçesine bağlı Zeynelan köyünde ve Çınar ilçesinde altı ay imam-hatiplik yaptı.1986 yılında özel bir kuruluşta eğitim uzmanı olarak çalışmaya başladı. 2006 yılında emekli olduktan sonra yirmi ay Gaziantep de yerel bir gazetenin idari işler müdürlüğünü üstlendi. Aynı zamanda haftada beş gün "Sinan Hoca" başlıklı köşesinde yerel sorunlarla ilgili köşe yazıları yazdı. Evli ve iki çocuk babası olup, Gaziantep’te ikamet etmektedir.

Beş şiiri Türk Sanat Müziği formatında bestelendi. Ayrıca Gaziantep'in Kurtuluş savaşındaki simge isimlerden Karayılanın anıtının üzerine yedi kıtalık bir şiirinin son kıtası yazıldı. Binlerce şiir yazmış üretken bir şair olan Sinan Karakaş; şiirlerini Kahramanmaraş Memleket, Gaziantep Yeni Gazete, Telgraf Gazetesi, Gaziantep Postası, Kültür Gazetesi, Çermik Kaplıca gazeteleri ile Yaba, Kumru, Serencam dergisinde yayımladı. Şiirleri ayrıca internet ortamında yayın yapan Diyarın Sesi, Haber Diyarbakır, Silvan Mücadele,Siverek Gençlik,Edessa Haber, Burcu Haber, Haber Kalem, Siverek Net,Gaziantep Gündemi gibi birçok sitede yer aldı.

 

ESERLERİ (Şiir):

İnsanca (2012), İnsanca - Ben Diyarbekir Heyraniyam (2014), Ben Siverek'te Çocıgken (2017), İnsan Kalabildik mi ? (2019).

 

KAYNAKÇA: İhsan Işık / Diyarbakır Ansiklopedisi (2013) – Geçmişten Günümüze Diyarbakırlı İlim Adamları Yazarlar ve Sanatçılar (2014), Sinan Karakaş (Bilgi teyidi, Şubat 2019).

 

 

 

 

 

 

DİCLE İLE FIRAT'I

 Zaman dur durak bilmez, elindedir beratı,

Kimse zincirleyemez, Dicle ile Fırat'ı.

 

Suya bent vursalar da, yatağını değişmez,

Hedefine giderken, hiç kimse dur diyemez.

 

Dişliler tek yönlüdür, geri dönüşü yoktur,

Değiştiririm diyen, nemrutluk yapan çoktur.

 

Enva-i çeşit insan, enva-i çeşit fikir,

Ya iblisin peşinde, ya Hakkı eder zikir.

 

Aczini bilmeyenler, bir şey sanır kendini,

İnkâr eder çoğu kez, nereden geldiğini.

 

Haktan elçiler geldi, insana indi kelam,

Âlem nura gark oldu, nüfuz eyledi selam.

 

Bilmez misin ey İnsan, misafir olduğunu,

Her açan tomurcuğun, mutlaka solduğunu.

 

Unutma ki kaldığın, bu evin sahibi var,

Hoşnut tutmazsan eğer, görebilirsin zarar.

 

Bu gün olmazsa yarın, evlatların da gelir,

Kulluğunu bilirse, Cennetle müjdelenir.

 

Bırak cereyan etsin, su aksın menziline,

Müdahale edersen, bendini yıkar yine.

 

Dişlileri döndüren, külli iradeyi gör,

Senin cüz-i iraden, Onun yanında sıfır.

 

Hala neyin peşinde, neyin ispatındasın,

Bilmez misin bu çarkın, sen de arasındasın.

 

Alan almış eline, kapı gibi beratı,

Hadi durdur bakayım, Dicle ile Fırat'ı

 

 

 

 

VEDA EDEYİM

Geldi veda zamanı, kalamam artık burda,

Ben kendimde değilim, yem oldum kuşa kurda,
Mahkumum bekliyorum, gedik açılsın surda,

Gitmeye gideceğim, son sözümü diyeyim,
Hoşça kalın diyerek, size veda edeyim.

Daha fazla duramam, bırakın da gideyim,
Dinlediniz derdimi, daha ben ne diyeyim,
Varsa alacağınız, onu da ödeyeyim,

Gitmeye gideceğim, son sözümü diyeyim,

Hoşça kalın diyerek, size veda edeyim.

Yanlış bir şey yapmadım, kötü diye anmayın,
Beni tanıyorsanız, el sözüne kanmayın,
Dönüşü yok bu yolun, döner diye sanmayın,

Gitmeye gideceğim, son sözümü diyeyim,
Hoşça kalın diyerek, size veda edeyim

Elveda tüm dostlara, vakit doldu elveda,
Bu benim son konuşmam, benden çıkan son seda,
Vaki oldu dostlardan, oldum dünyadan cüda,

Gitmeye gideceğim, son sözümü diyeyim,
Hoşça kalın diyerek, size veda edeyim

 




 

 

 

DİYARBEKİR'E

DİYARBEKİR'E

 

SİNAN KARAKAŞ

 

Şarkılarım türkülerim, Diyarbekir'e yazılmış,

Diyarbekir varlığıma, ruhumdan daha lazımmış,

Yıllar oldu ayrıyam ben, bir tanıdık arıyorum,

Bana ordan haber verin, ben görmeyeli nasılmış.

 

Diyarbekir'le kaderim, aynı kütüğe yazılmış,

Her bir harfi altın gibi, benim boynuma asılmış,

Vallahi ayrıyım diye, canım öyle sıkılmakta,

Bu durumu bilmeyenler, kibirlenerek kasılmış.

 

Surların cihana değer, değer vermeyen utansın,

Bir bakan bir daha bakar, mümkün mü bakan usansın,

Bakanın gözü kamaşır, yok ki senden daha güzel,

Seni görmeye gelenler, hazırlansın abdest alsın.

 

Yüreğimi taşıyorsam, senin için atmaktadır,

Senin manevi varlığın, bahan değer katmaktadır,

Medeniyet değerleri, seninle ayar buluyor,

Bilmeyen baksın mezara, ne değerler yatmaktadır.

 

İnsani mübtela olmuş, senınle yatıp kalkıyor,

Sevgini gömmüş kalbine, onu orada saklıyor,

Küçe küçe mehle mehle, dolaşın Diyarbekir'i,

Taşına yüzünü süren, günahlarını aklıyor

 

ABDEST AL

ABDEST AL

 

SİNAN KARAKAŞ

Güneşin ışığı kaybolduğunda, 
Yıldızlar çarpışıp dağıldığında, 
Gözler yuvasından fırladığında, 

Düşünmeye fırsat bulacak mısın, 
Yaptığından pişman olacak mısın. 

Gökyüzü de bir gün eriyecektir, 
Denizlerden sular, çekilecektir, 
Herkes ne yaptıysa bilinecektir, 

Düşünmeye fırsat bulacak mısın, 
Yaptığından pişman olacak mısın. 

Ne oluyor desen, duyanlar olmaz, 
Manzarayı aklın, hafızan almaz, 
Kim demiş ki güller açmadan solmaz, 

Düşünmeye fırsat bulacak mısın, 
Yaptığından pişman olacak mısın. 

Son anı beklersen, kaybetmen muhal, 
Söylenen gerçekler, sanmaki hayal, 
Secde edeceksen, önce abdest al, 

Düşünmeye fırsat bulacak mısın, 
Yaptığından pişman olacak mısın

 

DÖRTLÜKLER

DÖRTLÜKLER

 

SİNAN KARAKAŞ

 

 

ACZİMİZİ HOŞ GÖR

Ey sevgili idrakte aczimizi hoş gör, 
Biz nefis sahibiyiz ve bakışımız kör, 
Varlığın bize bizden yakın biliyorum, 
Ne olursun bizi kendinden eyleme dur

 

AKRABAM

 

Hava Anam Adem Babam,

İnsanca Yaşamak çabam,

Bilmeyen varsa öğrensin,

Bütün insanlar akrabam

 

ADEM’DENİZ

 

Hepimiz Adem’deniz,

Biz Damla Adem deniz,

Her insanda mutlaka,

Bulunur Adem’den iz

 

ÇABAMIZ

 

Adem büyük babamız,

O tavan biz tabanız,

Yaratana kul olmak,

Bizim bütün çabamız

 

 

İNSANİYİM

İNSANİYİM 

 

SİNAN KARAKAŞ

Ben bir aciz insaniyim, 
Her canlı gibi faniyim, 
İblise pabuç bırakmam, 
Çünkü Allah'a kâniyim. 

İnsani kendi farkında, 
Özü fıtratın arkında, 
Her zerrenin feleği var, 
İnsani onun çarkında. 

İnsanı Allah'a kuldur, 
Hakkın kitabı okuldur, 
Kitap neler söylüyorsa, 
Bilir ki hepsi makuldur.. 

İnsaniyim yürüyorum, 
Her ne varsa görüyorum, 
Yaptığım her eylem ile, 
Geleceği örüyorum

 

İNSANİYİM

İNSANİYİM 

 

SİNAN KARAKAŞ

Ben bir aciz insaniyim, 
Her canlı gibi faniyim, 
İblise pabuç bırakmam, 
Çünkü Allah'a kâniyim. 

İnsani kendi farkında, 
Özü fıtratın arkında, 
Her zerrenin feleği var, 
İnsani onun çarkında. 

İnsanı Allah'a kuldur, 
Hakkın kitabı okuldur, 
Kitap neler söylüyorsa, 
Bilir ki hepsi makuldur.. 

İnsaniyim yürüyorum, 
Her ne varsa görüyorum, 
Yaptığım her eylem ile, 
Geleceği örüyorum

 

FOTO GALERİ

İLGİLİ BİYOGRAFİLER

Devamını Gör