Şair ve yazar (D. 14 Kasım 1919, Bandırma /
Balıkesir - Ö. 10 Mart 1999, İstanbul). A. Suluklupaşalar, Sin Sin Ademoğlu
imzalarını da kullandı. Yapımcı ve yönetmen Özdemir Birsel ile yazar Mehmet
Güreli yeğenleridir. İlkokulu Bandırma’da (1931), ortaokulu İzmir’de Saint
Joseph Fransız okulunda (1934) ve İzmir Erkek Lisesinde (Atatürk Lisesi, 1937)
bitirdi. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesine iki yıl devam etti, daha sonra
aynı üniversitenin Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümünden (1948) mezun oldu.
Fakültede okuduğu yıllarda Nişantaşı Ortaokulunda Fransızca öğretmenliği
(1943-49) yaptı. Yenilikler dergisini çıkardı (5 sayı, 1946), İnsan
ve Sokak dergilerinin yayınlanmasına katkıda bulundu. Türkiye İş
Bankasında memurluk (1940), Sümerbankta Teftiş Kurulu revizörlüğü (1950-52);
Çalışma Bakanlığı bünyesinde İstanbul’da (1952-54), Gaziantep’te (1954-55) ve
yine İstanbul’da (1955-56) iş müfettişliği, İstanbul Üniversitesi Edebiyat
Fakültesinde kütüphane müdürlüğü (1956-60), Ankara Üniversitesinde Fransızca
mütercimliği (1960-61), Basımevi Müdürlüğü (1961-72) yaptı ve emekli oldu. Türk
Dil Kurumu yönetim kurulu üyeliği ve Yayın Kolu Başkanlığı görevlerinde
(1954-57 ve 1960-77) bulundu. Emekli olduktan sonra İstanbul’a yerleşti, orada
öldü, Feriköy Mezarlığında toprağa verildi.
İlk
şiiri 1937'de Gündüz dergisinde çıkmıştı. Kimileri Sin Sin Ademoğlu
imzasıyla olmak üzere, Hakikat gazetesinde (1938) yazılar yazdı. 1949'da
yazmaya başladığı günlüklerini ise 1 Ocak 1950 tarihinde Beş Sanat
dergisinde yayımlamaya başladı. Dört Köşeli Üçgen romanı 1958 yılında Ulus
gazetesinde tefrika edildi. 1980’den sonra Cumhuriyet ve Pazar Güneşi
(1986-87) gazetelerinde yazıları yayımlandı. Türk şiirinin hiciv geleneğini
çağdaş bir duyarlıkla yoğurarak humor ve ironiye yaslanan şiirlerini Yedigün
(1937), Ses (1941), Yenilik (Cavit Yamaç’ın, 1941), Servetifünûn
(1941-44), İnsan (Hilmi Ziya Ülken’in, Birsel 1943’te beş sayısını
yönetti), Yenilikler (kurucularından, 1945), Yeni Amaç (1947), Sanat
ve Edebiyat (Suut Kemal Yetkin’in, 1947-48), Fikirler (1948-49), Kaynak
(1947-51), İnkılapçı Gençlik, Sokak, İnsan, Seçilmiş Hikâyeler, Yirminci
Asır (1947-53), Nokta (1951), Yenilik (Naim Tirali’nin,
1951-55), Yeditepe (1951-61), Soyut,
Papirüs, Türk Dili (TDK, 1960-73), Milliyet Sanat (1974-75), Yeni
İnsan (1981), Yazko Edebiyat, Gösteri (1987), Varlık
(1990’dan sonra), Adam Sanat (1994-96), Şiir-lik (Berlin,
1995-96), Dil Dergisi (1995), Türk Dili Dergisi (Ahmet
Miskioğlu’nun, 1995-96), Yeni Biçem (1996). dergilerinde
yayımladı.
Önceleri
"1940 Kuşağı" toplumcu şairleri arasında anılan Birsel, bir sonraki
dönemde Garip akımı şairleri içinde sayıldı. Ancak o hiçbir akımı bütünüyle
benimsemeden kendi şiir dilini oluşturdu ve 1950'lerden itibaren halk şiirine
yaklaşan, ancak kendine has bir söyleyişe ulaşarak çağdaş Türk şiirinde özgün
bir yer edindi. Daha çok aklın ve zekânın egemenliğini ön planda tutan,
şairanelikten uzak, yergici şiirlere ağırlık verdi. Şiir kuramı üzerine yazdığı
yazılardan oluşan Şiirin İlkeleri (1952) kitabıyla şiire hevesli
gençlerin önünü açtı. Asıl ününü ise 1970'ten sonra art arda yayımladığı “1001
Gece Denemeleri” ve "Salâh Bey Tarihi" olarak adlandırdığı dizi
kitapları ve günlükleriyle sağladı. Geniş bir kültürün ve kıvrak bir anlatımın
görüldüğü düzyazılarında, günlük konuşma dilinin az bilinen sözcük ve
deyimleriyle kendi yarattığı ilginç deyişlerden yararlanarak yalın bir üslupla
alaycı bir tavır geliştirdi. Özellikle İstanbul kahvehanelerini, Beyoğlu’nun ve
Boğaziçi'nin sanat çevrelerini, edebiyat sohbetlerini renkli ve ustalıklı bir
dille anlattı.
Hacivatın
Karısı (1955) ve Ases (1960)
adlı kitaplarında yer alan şiirlerinde genel anlamda taşlama türü şiirden yana
olan Birsel, bu tavrını bütün şiir kitaplarında korudu. Muzip, giderek acımasız
ölçüde yergiciliğin önceleyen bu şiirlerinde, özellikle "duygucu
şiir" ve şairaneliğin karşısında yer alarak, bir yandan "akılla
yazılan şiirin örneklerini verirken öte yandan, yazılarıyla bu şiiri kuramsal
bağlamda tanıttı ve sözcülüğünü üstlendi. Söz konusu şiirler, lirizme, şairin
anlık duygulanımlarına, anı ve anımsayışlarına yaslanan şiirlere alışmış okur
tarafından yadırgandı, ancak şiirle yakın ilişki içinde olan, edebiyat ve
sanatın evrensel sorunlarıyla birlikte şiirin açılımlarını da yakından izleyen
bir okur kitlesi tarafından beğenildi. Birsel kendi şiir anlayışını: "Şu
var ki, benim şiirlerimin kendine özgülüğü sadece yergicilikten de ileri
gelmez. Humour'la ironi onun belli başlı kaynaklarıdır. Bundan başka birçok
şiirim insanlara bir yaşama sevinci vermek çabasıyla yazılmıştır."
biçiminde açıklar.
Şiirlerini
“argo”ya mal olmuş, çoğu unutulmuş sözcüklerden oluşan bir dille yazdı. Bu dil,
şiirlerinde olduğu gibi, denemelerinde de yergici yaklaşımı, alaycı ve ironik
üslubundan vazgeçmeyen Birsel'e kendi dilinin sözlüğünü kuran bir yazar olarak
ayrıcalıklı bir konum kazandırdı. "Salâh Birsel Sözlüğü" olarak
nitelendirilebilecek bu dille edebiyata farklı tatlar taşırken, Türkçeyi
zenginleştiren bîr işlev de üstlendi. "Benîm Sözcüklerim" başlıklı
yazısında bu türden aykırı ve ayrıcalıklı bir dile yönelişin gerekçesini
anlatırken, Türk tarihinden edebiyatına, yöneldiği kaynakları tek tek gösterir.
Şiirlerinde olduğu gibi denemelerinde de sürekli olarak "kendi
dili"ni kurma ve geliştirme peşinde olan Birsel'in bu çabasının
paralelinde giden bir biçimde ısrarla savunduğu "yazı-düşünce"
ilişkisi ve bunun doğal yansıması olarak edebiyatta "akılcılık"tan
yana tavrı, dönemin yazar ve eleştirmenleri arasında geniş bir yankı bulmuştur.
Keçi
Çobanı Kuzu Çobanı denemesiyle 1970 TRT Sanat Yarışması Başarı Ödülünü, Şiir
ve Cinayet adlı eseriyle 1976 TDK Deneme Ödülünü, Paf ve Puf’la İş
Bankası Edebiyat Büyük Ödülünü, Yaşlılık Günlüğü ile 1986 Sedat Simavi
Vakfı Edebiyat Ödülünü, Varduman ile 1993 Behçet Necatigil Şiir Ödülünü
aldı. Devlet Tiyatrosu sanatçısı Jale Birsel (Ayata) ile 1962’de evlendi.
Türkiye Yazarlar Sendikası üyesiydi.
"Salâh Birsel Üstüne" başlıklı
yazısında şu değerlendirmede bulunur: "Salâh Birsel, denemelerinde
yetkinliğe ermiş bir düşünce mekanizmasının ayrıntılı bir biçimde nasıl
çalışabileceğini gösterir. Bu çalışmada bir sınır, bir yerde saplanıp kalma
yoktur. Tam tersi sınırsızlık, alabildiğine bir arayış, alabildiğine
gizliliklere ustaca sokuluş vardır. Oradan oraya sıçraması, gülerken somurtması
bir düzenin gereğidir. Bütün nesneler, bütün sorunlar, bütün konular
birbirleriyle ilişkilidir ve her şey birbirinin içindedir. Birbirinin içinde
saklananları ölüme mahkûm etmemek, onlara yaşama olanakları sağlamak Salâh
Birsel'in 'insanı ve dünyayı' anlatırken kullandığı en Önemli yöntemlerden
biridir." (Muzaffer
Buyrukçu)
“Salah Birsel aykırılıklardan hoşlanıyor,
aykırılıklarda şiir buluyor. Unutulmuş sözcükler, artık kullanılmayan
söyleyişler, alışılmışın dışında, ilk okunuşta yadırganan tümce zamanlamaları,
hep “aykırı” oluşlarıyla ona “şiirsel” geliyor. Yazdıklarını okurken bütün
bunlar bize de şiirsel geldiğine göre, demek ki aykırılıkta bir güzellik var.” (Memet Fuat)
“Salah Birsel’in sağlam bir şiir geçmişi var.
Denemeci de. Yazdıklarının her biri akıl ve düşünce kılıcının keskin örnekleri.
Dilimizi olanca kıvraklığı ile kullanmasını çok iyi biliyor.” (Tarık Dursun K.)
“Salah Birsel’in şiirindeki zekaya
dayalı denge, ironinin doğmasındaki diyalektikle ilişkilendirilmelidir bence.
Şiirin sağlamlığının çıkış noktası burası. Bütün “alt-perspektiflerin üstünde
yer alan bir ana perspektif var. Tematik çeşitlilikten günlük dile yaslanmaya
kadar, tipleme zenginhiğinden Salah Birsel şiirinin vazgeçilmez unsurlarından
olan yansıma sözcüklere kadar açılacak bir yelpazenin denetimini sağlayan
zeka-odaklı bir ana-perspektif bu. Bu bütün, ironik bir şekilde yaratıcısının
da uzağında durmakta belki de. İfade ettiğiyle düşündüğü arasındaki farkı
kapatacak gücün kontrolü gene ironik bir şekilde kimsenin elinde değil.” (Evren Erem)
ESERLERİ:
ŞİİR: Dünya İşleri (1947), Hacivatın
Karısı (1955), Ases (1960), Kikirikname (1961), Haydar
Haydar (1972), Köçekçeler (toplu şiirler, 1980), Bütün Şiirleri
(toplu sürter, 1986), Varduman (1993), Yalelli (1994), Rumba
da Rumba (1995), Yaşama Sevinci (1995), İnce Donanma (1995), Çarleston
(1996), Baş ve Ayak (1997), Sevdim
Seni Ey İnsan (1997), Seçme Şiirler (1997), Nardenk
(1998).
ROMAN: Dört Köşeli Üçgen (1961).
TARİH (Salah Bey Tarihi): Kahveler Kitabı
(1975), Ah Beyoğlu Vah Beyoğlu (1976), Boğaziçi Şıngır Mıngır
(1979), Sergüzeşt-i Nono Bey ve Elmas Boğaziçi (1982), İstanbul-Paris
(1983).
GÜNLÜK: Günlük (1955), Kuşları
Örtünmek (1972-75 notları, 1976), Hacivat
Günlüğü (Günlük ve Kuşları Örtünmek birlikte, 1982), Yaşlılık
Günlüğü (1986), Aynalar Günlüğü (1986-88 yılı notları, 1988), Bay
Sessizlik (1989 yılı notlan, 1990), Nezleli Karga (1990 yılı
notları, 1991), Yalnızlığın Fırınlanmış Kokusu (1991 yılı notları,
1992), Papağanname (1995), Yanlış Parmak (1996).
DENEME: Şiirin İlkeleri (1952), Sen
Beni Sev (edebiyat üzerine konuşmalar, 1957), Kendimle Konuşmalar
(1969), Kurutulmuş Felsefe Bahçesi (1979), Paf ve Puf (1982), Şiir
ve Cinayet (1975), Halley Kimi Kurtarır (1981), Amerikalı Tolstoy
(1983), Yapıştırma Bıyık (1985), Bir Zavallı Sarı At (1985), Şişedeki
Zenci (1986), Asansör (1987), Kediler (1988), Seyirci
Sahneye Çıkıyor (1989), Hafiyeler Önde Gider (1991), Gandhi ya da
Hint Kirazının Gölgesinde (1993), Gece Mavisi (1994), Şiirin
İlkeleri (Şiirin İlkeleri, Sen Beni Sev, Seyirci Sahneye Çıkıyor adlı
kitaplarının birlikte basımı, 2001), 1001
Gece Denemeleri (2003).
İNCELEME: Fransız Resminde İzlenimcilik
(1967), Seçmeler: Goethe (1972).
DERLEME: Rüştü Onur: Şiirleri-Yazıları-Kendisi İçin Yazılanlar
(1956).
MEKTUP: Geceyarısı Mektupları (1991).
ÇEVİRİ: Baragan'ın Devedikenleri (P.
Istrati’den, 1943), Vahşi Kız (J. Anouilh’ten, O. Akbal ile, 1951), Morbacka (Selma Lagerlöf’ten Behçet
Necatigil ile, 1952), Bir Kalbin Ölümü ve Mürebbiye (S. Zweig’den,
1954), Genç Bir Şaire Öğütler (M. Jacob’dan, 1961), Clerambard
(M. Ayme’den, 1963), Hizmetçiler (j. Genet’den, 1964), Chaillofdaki
Deli (J. Giraııdoux’dan F. Baldaş
ile, 1965), Kötülük Kol Geziyor (J. Audiberti’den, 1965), Bütün Gün Ağaçlarda (Marguerite
Duras’dan, 1966), Bütün Gün Ağaçlarda (M. Duras’dan, 1967).
Ayrıca
basıma hazır çeşitli türlerde eserleri ve basılmış on üç oyun çevirisi vardır.
KAYNAKÇA:
Fahir Onger / Bugünkü Şiirimiz (1946), Behçet Necatigil / Edebiyatımızda
İsimler Sözlüğü (1960), Suut Kemal Yetkin- Sıdıka Arıkan/ Örnekleriyle Türk ve
Batı Edebiyatı I-II-III (1961), Oktay Akbal / Şair Dostlarım (1964), Kemal
Demiray / Edebiyatta Türler (1971), Muzaffer Buyrukçu / Salâh Birsel Üstüne
(Türk Dili, Nisan 1971), Mehmet Kaplan / Cumhuriyet Devri Türk Şiiri (1973),
Behçet Necatigil / Edebiyatımızda Eserler Sözlüğü (1973), Ahmet Köklügiller-İ.
Minnetoğlu / Şair ve Yazarlarımız Nasıl Yazıyorlar (1974), Seyit Kemal
Karaalioğlu / Resimli Türk Edebiyatçıları Sözlüğü (1974), Türk Dili ve
Edebiyatı Ansiklopedisi (1977), Mehmet Kaplan/ Edebiyatımızın İçinden (1978),
Füsun Akatlı / Niçin Diyalektik (1977) - Yaz Başına Neler Gelir (1980), Türker
Acaroğlu / Ozanlar ve Yazarlar (1981), Doğan Hızlan / Yazılı İlişkiler (1983),
Recep Bilginer / İnsan Bir Düşüncedir (1983), Ferit Edgü / Türk Mizahı ve Hicvi
(1983), Hüseyin Akan / Şairlerin Elyazılarıyla Şiir Albümü (1984), İncila
Özhan- Adnan Binyazar / Türkçe Dil ve Okuma Kitabı (1985), Atilla Özkırımlı /
Türk Edebiyatı Ansiklopedisi (1985) - Türk Dili ve Edebiyatı-Çağdaş Türk
Edebiyatı (1991) - O Güzel İnsanlar (1998), Sennur Sezer / Vurun Gençlere Vurun
(Dönemeç, 1987), Şükran Kurdakul / Çağdaş Türk Edebiyatı: Cumhuriyet Dönemi
(1987), Enis Batur / Kara Mizah Antolojisi (1987), Yaşar Aksoy / Karşıyaka ve
Kaf Sin Kaf Tarihi (1988), Muzaffer Uyguner / Salah Birsel (1990), Mahir
Ünlü-Ömer Özcan / 20. Yüzyıl Türk Edebiyatı (1990), Nurer Uğurlu / Türk Dili ve
Edebiyatı (1990), Emin Özdemir / Türk Dili ve Edebiyatı: Yazın Türleri (1991),
- Metin İnceleme (1991), Muzaffer Uyguner / Salâh Birsel (1991), C.
Koyuncu / Söyleşi (Cumhuriyet Kitap, 30.12.1993), Evren Erem - Hulki Aktunç -
Sezai Sarıoğlu -Yücel Kayıran / Sombahar Özel Bölüm (Mayıs-Haziran 1995), Bir
Usta Bir Dünya: Salâh Birsel (Yapı Kredi Kültür Merkezi sergi katalogu, 1995),
Feridun Andaç / Aydınlanmanın İşığında Sanat İnsanlarımız: Salâh Birsel (1997),
Abdullah Rıza Ergüven / Ases’ten Çarleston’a Salah Birsel (Türk Dili Dergisi,
Ocak-Şubat 1997), Adnan Binyazar / Salah Birsel’in Denemeleri - Şiirin İlkeleri
(Ozanlar Yazarlar Kitaplar, 1998), Şükran Kurdakul / Şairler ve Yazarlar
Sözlüğü (6.basım, 1999), İhsan Işık / Türkiye Yazarlar Ansiklopedisi (2001,
2004) – Resimli ve Metin Örnekli Türkiye Edebiyatçılar ve Kültür Adamları
Ansiklopedisi (2007, 2009), Mehmet Nuri Yardım / Edebiyatımızın Güleryüzü
(2002), Muzaffer Buyrukçu / Salâh Bey Tarihi Yeniden Yayımlanıyor - Kahveler
Kitabı (Cumhuriyet Kitap, 2.5.2002), Ulus Fatih
/ Salâh Birsel'in "Salâh Bey Tarihi"nin İlk Kitabı Kahveler Kitabı (Cumhuriyet
Kitap,.8.8.2002), Ah Beyoğlu Vah
Beyoğlu: Salâh Bey Tarihi-2 (Cumhuriyet Kitap, 31.10.2002),
Feridun Andaç / Salâh Bey Tarihi (Radikal Kitap, 10.11.2002), Mehmet Nuri
Yardım / Yazar Olacak Çocuklar (2004).
Kaç
defa İstanbul oldunuz siz adamakıllı
Sevdalardan
gidip geldiniz ne vakit
Yalnızsanız
yalnızlığınızda kalın amanın
Kaç
defa Ases oldunuz siz sabahlardan
Ne
vakit köprülerden geçtiniz siz amanın
Kaç
defa yanıp söndünüz gençliklerden
Bitkinseniz
bitkinliğinizde kalın tastamam
Kaç
defa esmer oldunuz siz ikindilerden
Sizin
saçlarınız elleriniz kaç Ases
Âşıksanız
âşıklığınızda kalın amanın
Siz
ne vakit uzunsunuz adamakıllı
Kaç
defa İstanbul oldunuz siz akşamlardan
Ben yaşın on sekizinde
Delilikler divanelikler ettim
Fındık fıstık yükledim şileplere
Çımacılarla gün kavşağına gittim
Senin bildiğin işler
Benim bildiğim işler değildi
Ben her Tanrının günü
Kırlarda gezindim
Ben yağmur sularıyla yaşadım
oluklarda
Toprağın içine geçtim
Dört mevsim kapında ben
Ağaç gibi bekledim
Bendim nehirden su taşıyan
Odun yaran ormanda
Islık çalarak şehre
Üzümcülerle giren bendim
Yazdığım
şiirler içinde benim
Bir
tanesi öyle içten öyle güzel
Jale
mutlak siz de beğenirsiniz
Bir
yeri var hele bütün yazılanlara bedel
Sizsiniz
Jale o satırlarda adı geçen
Beyhan
sizsiniz Güzin siz
Siz
eskiden benim şiirlerime
Hep
birden girerdiniz
Siz
ki keskin kokuydunuz dünyadan
Yeşildiniz
parlaktınız tizdiniz
Siz
aşkın kuvvetiydiniz
On
sekizinde ve baharda
SALAH BİRSEL
Mustafa Namık
DENER
İnce
zeka yetenek
Koltuk
altında gırgır
Şıngır
mıngır ederek
Boğaziçi’nde
rüzgarladı
Işıl
ışıl dalgalar
Toplumsal
hem kişisel
Orada
İşte
Bakın
Dalganın
arkasında
Işık
içinde Bir-Sel
Saygılım
Salah bey nerelerdesin
Bostancı
İstasyon Kahvesi’nde
Şiirin
gölgesinde
Ya
da yergilerdesin
Yergiler
Tüm
evrene
Havaya
Suya
Yere
Fransızca
hocam Salah
Sanırım
olmaz iflah
Kızdırmıştır
ilahları bir kere
Haklıdır
Şakadan
anlamaz bu ilahlar
Oysa
şakalarında gerçek saklıdır
Eleştiri
uzak dursun Hocam’dan
Yazınsal
dokunulmazlığı vardır
Onaylıdır
iki komşu ülkeden
Yazaristan
ve Ozanistan tuğralıdır