Nuri Erkal

Yapımcı, Yazar, Şair

Doğum
Eğitim
İstanbul Çapa Eğitim Enstitüsü
Diğer İsimler
Mehmet Nuri Erkal

Prodüktör, şair ve yazar. Tam adı Mehmet Nuri Erkal. 1943 yılında Diyarbakır’ın Matrani (Kuşlukbağı) köyünde doğdu. İlkokulu burada okudu, daha sonra Dicle İlköğretmen Okulunu birincilikle bitirdi. 1962 yılında İstanbul Çapa Eğitim Enstitüsünden mezun oldu. Aynı yıl Antalya İmam Hatip Lisesinde öğretmenliğe başladı. Mesleğini Antalya Kolejinde, Antalya Lisesi ve birçok ortaokulda sürdürdü. 1968 yılında askerliğini yedek subay olarak Edirne’de yaptı.

Askerde iken TRT Prodüktörlük sınavlarını kazandı. 1970’te İstanbul Radyosu’nda göreve başladı. 1972 yılında Antalya Radyosuna atanmak zorunda bırakıldı. 11 Kasım l981’de haksız bir gerekçeyle, TRT dışına, Aydın Bölge Çalışma Müdür Yardımcılığına atandı. Altı ay sonra Isparta Bölge Çalışma Müdür Yardımcılığına,1984’te aynı görevle Antalya’ya getirildi. 11 Kasım 1993’te Danıştay kararıyla, tüm özlük haklarını kazanarak Antalya Radyosuna yeniden atandı. Söz Yayınları Prodüktörü olarak on yıl bu görevini sürdüren Erkal, 2003 yılında kendi isteğiyle emekliye ayrıldı. Emekli iken TRT Antalya Radyosu’nda altı yıl “Şiirle Yaşamak” saatini hazırlayıp sundu.

Çeşitli dergilerde öyküleri, yazıları çıktı. TRT’de yüzlerce program oluşturan Erkal, 1973’te “Köy odası” programlarıyla TDK Radyo-TV Dil Ödülü’nü,  1975'te "Çocuğun Gözüyle Büyükler”dizi programlarıyla TRT Birinciliğini, ‘Çocuklar İçin’ dizi yapımıyla ÇGD ile Vardiyalılar Derneği ödüllerini; program dalında iki kez Antalya Gazeteciler Cemiyeti Ödülü’nü, bir kez de Isparta Gazeteciler Cemiyeti Ödülünü kazandı.

Yunus Nadi Köşe Yazısı yarışmasında finale kaldı. Ali Naci Karacan yarışmasında ilk on beşte yer aldı. 1972’de Varlık Eleştiri Ödülü’nü kazandı. 1975’te 170 öykücünün katıldığı Antalya Festivali Hikâye Yarışmasında “Kımıl”  adlı öyküsüyle övgüye değer görüldü. Antalya’da yayımlanan Hürses gazetesinde "Mavi Göze" başlığıyla yayımlanan köşe yazıları 2012 yılında, Antalya Valiliği İl İnsan Hakları Kurulunca ödüllendirildi.

Şimdiye dek yaklaşık iki yüz sanatçıyla röportaj yaptı, söyleşiler gerçekleştirdi. ‘Ozanlar ve Yazarlar’ adlı dizi programları, yüz elliye yakın ozan ve yazarın bu söyleşileri henüz kitaplaşmadı.

“Kımıl” adlı öyküsünü de içeren "Yerdeki Yazı" ilk öykü kitabıdır. Daha sonra şiirleri "Mavi Çığlık" adıyla yayımlandı. İkinci öykü kitabı ‘Tek Kanat’ adını taşıyor. En son eseri deneme, eleştiri ve güzellemeleri içeren "Ara Sözler" adıyla yayımlandı.

 Nuri Erkal'e göre “Öykü, toplumsal yapımızdan kaynaklanır. Toplumdaki çelişkilere dikkat çeker. O nedenle öykücüler, düzenle hesaplaşmayı amaçlar çoğu kez. Öykü yazarı, toplumsal yapıya eleştirel bakmayı ve o sistem içinde kişinin mutluluğunu sağlayacak yollar bulmaya çalışır.

Öyküde; dil akışkan, anlatım akıcı olmalı, okuru sıkıntıya sokmamalı. Kurgu; sağlam, konu özgün ve çarpıcı olmalı. Toplumu etkilemeli. Sevgi, barış ve özgürlük duygularını geliştirerek yaşama sevincini çoğaltmalı, kişiye umut aşılamalıdır.

Yaşamını ve çalışmalarını Antalya'da sürdüren Nuri Erkal, evli olup, iki oğlu ve iki torunu vardır.

  “Mavi Çığlık, Nuri Erkal’ın sevgi dolu yüreğinden kopan acı ve özlem dolu çığlıkları, Akdeniz’den Diyarbekir’e Dicle’ye uzanır. Bir çığlık ki, sonsuz mavidir. Yalnızlık, sıla hasreti ve doğa sevgisini yalın bir dille işlediği şiirleri temasal bir bütünlük taşır. “Türkü kapısından girer Diyarbekir’e ve dört kapısını sevgiye açar.” Mavi Çığlık, Akdeniz sıcaklığı ve Diyarbekir türküsü tüter.” (Alev Kutluözen)

  “Yerdeki Yazı kitabınızı okudum. Öyle öykünmesiz, öyle gerçek, öyle sade ve güzel bir dille yazılmış ki, hayran olmamak olası değil. Kentimin yetiştirdiği binlerce yazara biri daha eklendi demek. Ne harika bir olgu.” (Esma Ocak)

 “Diyarbakır’ın coğrafyası, şiire yabancı değildir. Diyarbakır’ın kara taşları arasından bir yol bulup aydınlık, kocaman bir dünyayı kucaklayabilmiş bir kişiliğin adıdır Nuri Erkal. Damarındaki, mayasındaki şiir söyleme aslında türkü söylemedir, kendini ifade etmedir. Çığlıksa çığlıktır… Yaşadığının, soluk alıp verdiğinin haberidir şiir. Yüreğindeki tıp tıpların söze dökülmesidir.” (Remzi İnanç) 

ESERLERİ:

ÖYKÜ: Yerdeki Yazı (1990), Tek Kanat (2006),

DENEME: Ara Sözler (Deneme, eleştiri, anı, 2007).

ŞİİR: Mavi Çığlık (2001).

KAYNAK: Şevket Beysanoğlu / "M. Nuri Erkal" (Kültürümüzde Diyarbakır, Ankara 1992, s. 184) -  Diyarbakırlı Fikir ve Sanat Adamları (c. 3, s. 428; c. 4, s. 114, 2003), Recep Acay / Dört Güzel Kitap (Yeni Yurt, 16 Nisan 2012), Remzi İnanç / "Erkal, M. Nuri" (İhsan Işık / Diyarbakır Ansiklopedisi, 2013), İhsan Işık / Geçmişten Günümüze Diyarbakırlı İlim Adamları Yazarlar ve Sanatçılar (2014).

KIRKLAR GÜZELİ

Kırklardağı nergisi

Güzel kızı Tigris’in

Her seher sana uyanırım

 

Koklamak için

Gamzeli yanaklarını

Yollarım sana ulanır

Sana kurulur köprülerim

Diyarbekir güzeli

 

Zaman ağır ağır düşer

Burçlarından Fiskayası’nda

Bir hoyrat güzelliğin

 

Surlarda tarihisin Sevdanın

‘Ben u Sen’de

Gönüllere işlenmiş efsane

Karacadağ cereni

 

Maviyi yaran kırlangıç

Uçuşan memelerin

Dicle hasreti toprağın

Sarılıp öperim seni

 

Gurbetlere düştüm

Ağulardan içtim

Okudum gezdim, yazdım

Okurken seni, gezerken seni

Yazarken seni özledim

Kırklar Güzeli.

 

KAYNAK: Mavi Çığlık (2001).

ANADOLUDA OLUŞAN ÇOK ÇİÇEKLİ BİR KÜLTÜR BEÇESİ

ANADOLUDA OLUŞAN ÇOK ÇİÇEKLİ BİR KÜLTÜR BEÇESİ

                                        

NURİ ERKAL

 

Bu başlık Molla Demirel in "Çok kültürlülük” yazısından bir alıntıdır. Her yıl Antalya’ya gelişinde onun şiirlerinden bir demet seçki yapar TRT kanalıyla dinleyicilerimize sunarız. Anadolu’da yaşayan uygarlıkları anlatmakla kalmaz. Halen kırk (40) dan faz konuşulan dilleri, yaşanan kültürleri öylesine güzel bir harmanlar ki ustalığına şaşmamak elden değildir. Halkların sevdasını, inceliklerini, beklentilerini kısacası günümüzdeki dünya insanının yaşantısını ele alır. Molla günümüzde halk dilinde, halk türkülerinden en iyi yararlanan şair-yazarlarımızdan biridir.

   Molla’nın şiir ve düz yazılarını okuyan her insan onun anlaşılır bir dil ve usta bir kurguya sahip olduğuna tanık olur. Özellikle her dizeye birden fazla anlam yüklediğini görürüz. Bu çok anlamlılık hem imgeyi güçlendiriyor. Hem şiirde ki zarifliği, inceliği  ve şiire verilen emeği ortaya koyuyor. Onun şiirindeki gerçekçilik duygusu o kadar güçlü ki onun bu gücüne toplumların çok kültürlülük anlayışıyla yaklaşmayan hiç bir şairde rastlamak mümkün değildir. Sevda, kavga, doğa ve barış onun şiirinin temel öğeleridir.

   Bu nedenle ben Molla Demirel’in şiir ve yazılarını bir çok programımda okudum. Onun bu çalışmalarını “Anadolu kültürlerinin oluşturduğu güzel bir şiir bahçesi” olarak adlandırdım. Sonuç olarak toplumcu bir şair ve yazar olan Molla’yı ve şiir anlayışını çok kültürlü bir yazın adamının, bir şairin edebiyata bakışı ile ele almadan değerlendirmek mümkün olmadığını söylüyorum.

 

 (18 Ağustos 200 TRT / Antalya)

FOTO GALERİ

İLGİLİ BİYOGRAFİLER

Devamını Gör